Amedspor taraftarlarına beraat kararı
Amedspor taraftarlarının “İstiklal Marşı okunduğu sırada ayağa kalmamak” gerekçesiyle yargılandığı davada beraat verildi. Verilen beraat kararının gerekçesi de açıklandı.
Amedspor maçlarında İstiklal Marşı okunurken ayağa kalkmadıkları gerekçesiyle neredeyse her hafta birçok taraftar gözaltına alınıyor ve sonrasında haklarında dava açılıyor. 7 Mayıs 2022 tarihinde gerçekleşen Amedspor- Pendikspor maçında başlayan gözaltı furyası, diğer haftalarda yapılan müsabakalar da devam etti. Söz konusu gerekçeyle açılan davalar ise, beraatla sonuçlanıyor. Mahkeme, İstiklal Marşı okunurken ayağa kalkmamayı “saygısızlık” olarak görüyor, ancak “aşağılama” olarak kabul etmiyor. 3 ÇOCUĞA DAVA Amedspor ile Menemenspor karşılaşmasında İstiklal Marşı okunduğu sırada ayağa kalkmayan H.C.T., U.E. ve A.E. adlı çocuklar, “devletin egemenlik alametlerini alenen aşağılamaktan” yargılandıkları davadan 14 Haziran 2023’te beraat etti. Diyarbakır 2’nci Çocuk Mahkemesi’nin beraat kararının gerekçesi açıklandı. Mahkeme gerekçeli kararında, İstiklal Marşı okunurken ayağa kalkmama ya da başkasıyla konuşmanın saygısızlık olarak değerlendirilebileceğini, ancak aşağılama olarak kabul edilemeyeceği değerlendirmesi yaptı. ‘AYAĞA KALKMAMA AŞAĞILAMA DEĞİLDİR’ Gerekçeli kararda, İstiklal Marşını alenen aşağılama suçu Türk Ceza Kanunun 300/2 maddesinde düzenlenmiş ve devletin egemenlik alametleri kapsamında kabul olunarak korunma altına alındığı hatırlatılan kararda, “İstiklal Marşını alenen aşağılama suçunun oluşabilmesi için öncelikle aleniyet unsurunun gerçekleşmesi ve suçu işleyen tarafından aşağılanması da gereklidir. Aşağılama, hor görme, küçültme olarak kabul edilmeli ve kasıtlı olarak bu eylem gerçekleştirilmelidir. İstiklal Marşı milli egemenlik alametidir. Sadece saygısızlık olarak nitelendirilebilecek şekilde İstiklal Marşı okunurken ayağa kalkmama, etrafında ve çevrede bulananlar ile konuşma vb. gibi davranışlar aşağılama olarak kabul edilemeyecektir. Bu durumda suç unsurları itibariyle oluşmayacaktır” denildi. Gerekçeli kararın açıklanmasının ardından iddia makamı, beraat kararının sanık çocukların aleyhine bozulması için Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurdu. NAHİT EREN: KOLLUK GÖZALTIDAN VAZGEÇMELİ Kararları ve polisin uygulamasını Mezopotamya Ajansı’na değerlendiren Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, TCK’de “devletin egemenlik alametleri aşağılamak” diye bir suç tipi olduğunu hatırlatarak, “Aynı maddede özel olarak ‘İstiklal Marşı’nı alenen aşağılamak’ da suç olarak tanımlanmıştır. Ama İstiklal Marşı okunurken ayağa kalkmamanın ‘alenen aşağılama’ suçunun oluşturup oluşturmadığını, daha önceki yargı kararlarına bakarak değerlendirmek gerekir” dedi. Eren, söz konusu gerekçeyle açılan davaların beraat kararlarıyla sonuçlandığını hatırlatarak, şunları söyledi: “Mahkemeler bu fiilin ‘aşağılama’ suçunu oluşturmadığını belirterek, beraat kararları verdi. Ama buna rağmen spor müsabakalarında insanlar ayağa kalkmadıkları için kolluk tarafından gözaltına alınıyor. Mahkeme kararları ile suç konusu olmayan fiiller nedeniyle gözaltı işlemi yapılması kabul edilebilir değildir. Gözaltı işlemi sırasında, fiilin suç olmadığının bilincinde olanların, gözaltı işlemine tepki vermesi de bu sefer de haklarında ‘polise mukavemetten’ dolayı işleme dönüşüyor. Kolluğun yasanın suç olarak tanımlamadığı, mahkemelerin de suç olarak değerlendirmediği bir fiilden dolayı gözaltı işleminden vazgeçmesi gerekir.”