Milletvekili Toğrul, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sayın Zehra Zümrüt’ün cevaplaması için sunduğu soru önergesinde şu ifadelere yer verdi ;
“Aşağıdaki sorularımın Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sayın Zehra ZÜMRÜT tarafından Anayasa’nın 98′ inci ve TBMM İçtüzüğünün 96. ve 99. maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Türkiye’de eczane açarak eczacılık yapmak isteyen yurttaşlar 1953 tarih 6197 sayılı eczacılar ve eczaneler hakkında Kanun hükümlerince eczane açarak işletebilir. Bu Kanunun 2. Maddesi kimlerin eczacı olabileceğini 4. Maddesi ise kimlerin eczacı olamayacağını açık hükme bağlamıştır. Aynı Kanunun 5. Maddesi eczacılık yapma hakkına sahip bir eczacının eczane açmak için neler yapması gerektiği konusunu belirlemiş. Eczane açmak için Kanunun 2. maddesindeki koşulları sağlayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bir eczacı yönetmelikte de belirtilen çerçevede eczane açmak istediği çevredeki İl sağlık Müdürlüğü’ne ve eş zamanlı olarak Bölge Eczacı Odası’na gerekli belgelerle başvurup Valilik onaylı eczane ruhsatnamesi alabilmektedir.

Türkiye’de eczane işletmenin olmazsa olmazı Sosyal Güvenlik Kurumu ile ilaç alım anlaşması yaparak Sosyal güvencesi bulunan vatandaşlara hizmet sunmaktır. Eczanelerin SGK ile bu anlaşmayı yapabilmek için Türk Eczacılar Birliği ve Sosyal Güvenlik Kurumu arasında yapılan “Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin Protokol”ünü yine bağlı bulunduğu Bölge Eczacı Odasında temin ederek bulundukları çevredeki SGK taşra teşkilatı müdürlüğüne imzalı bir şekilde teslim etmeleri yeterli olmaktadır. Bu husus her yıl yenilenen bu protokolün “Protokole İlişkin Genel Hükümler” başlıklı 7. Bölüm’ün 1. Maddesinin 3. Cümlesinde “Kurum, protokol hükümlerini kabul eden ve başvuru formunu getiren eczacı ile sözleşme yapar” şeklinde düzenlenmektedir.

Ancak bu açık hükümlere rağmen SGK taşra teşkilatları ilk defa sözleşme yapacak eczacılara güvenlik soruşturması yapmakta, bu soruşturma sürecinde ve olumsuz sonuçlanması halinde eczanelerle sözleşme yapmamaktadır. 15 Temmuz 2016 Darbe Girişimi sonrasında ilan edilen OHAL ile birlikte başlayan bu uygulama önceleri valiliklerde kurulan OHAL büroları eliyle yürütülmekteydi. OHAL’in kalkması ile birlikte kurumun savcılıklara yazdıkları yazılar ile yapılmakta. Güvenlik soruşturması adı altında yapılan bu inceleme neticesine göre kurum sözleşme yapmamakta ve bu konuda hakkında olumsuz kanaat oluşan eczacıya yazılı yazısız bir netice sunulmamakla birlikte sözleşme imzalanmamaktadır.

Bu bağlamda;

1- 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ilan edilen OHAL kapsamında güvenlik soruşturması nedeniyle SGK sözleşmesi yapılmayan eczacı sayısı kaçtır?
2- Bakanlığınız güvenlik soruşturmalarından kaynaklı eczacılar ile SGK sözleşmesi yapmama konusundaki tavrını sürdürecek midir? Bakanlığınız güvenlik soruşturmalarından kaynaklı SGK sözleşmesi yapılmayan eczacılara yönelik iyileştirici bir düzenleme yapacak mıdır?
3- SGK sözleşmesi yapılmayan eczacılara yönelik iyileştirici bir düzenleme yapıldığı zaman 15 Temmuz darbe girişiminden bu yana mağduriyeti doğan eczacılar ile ne gibi bir çalışmanız olacaktır?
4- 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun hükümlerince SGK protokolü yapmanın şartları çok açık ifade edilmişken ve kanunda hiçbir şekilde güvenlik soruşturmasına yönelik bir düzenleme yok iken, bu uygulamada ısrar edilmesinin nedeni nedir?
5- OHAL dönemi ile başlayan eczacıların güvenlik soruşturması nedeniyle sözleşmelerinin iptal edilmesine OHAL süreci bitmiş olmasına rağmen bu hukuksuzlukta devam edilmesinin nedeni nedir?
6- Eczaneler gelirlerinin yüzde 95’ini SGK ile yapılan sözleşme kapsamın