Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, hükümlülerin şartlı salıverme ve denetimli serbestlik hakkını ortadan kaldıran idare ve gözlem kurullarını Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a sordu.
EMEP Milletvekili Sevda Karaca, Ahlat T Tipi cezaevinde hükümlü bulunan Lokman Yalçın’ın, Kasım 2018’de tutuklanarak yapılan yargılama neticesinde Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesince 7 yıl 3 ay 15 gün ile cezalandırıldığını ve cezanın kesinleştiğini ifade etmiştir. Lokman Yalçın’ın Ocak 2024’te koşullu salıverilmeye hak kazanmasına karşın İdare ve Gözlem Kurulu (İGK) kararları ile serbest bırakılmasının 3 kez ertelendiğini ifade eden Karaca “Genel geçer gerekçeleri dışında cezaya İGK kararlarına konu edilen temel şey, kendisine ait olmayan bir dolapta bulunan ve suç eşyası sayılan 50 TL dolayısıyla verilen hücre cezasının iyi halli olma durumunu ortadan kaldırması olarak belirlenmiştir. Ne var ki söz konusu paranın kendisine ait olmadığı mahkeme kararıyla sabit olmuş, Tatvan İnfaz Hakimliği verilen disiplin cezasını kaldırılmıştır. Ancak buna rağmen İGK, söz konusu kaldırılan cezayı gerekçe yapmaya devam etmiştir. Son olarak geçtiğimiz hafta, kurula dahi çıkarılmadan Yalçın’ın tahliyesi 3 ay daha ertelenmiştir.” diyerek Yalçın’a uygulanan hukuksuz muameleyi diye getirdi. Karaca Bakan’a “Lokman Yalçın disiplin cezası kaldırılmasına karşın neden serbest bırakılmamaktadır?” diye sordu.
2021 yılının Ocak ayından bu yana yürürlükte olan İdare ve Gözlem Kurulu’nun, denetimli serbestlik ve şartlı tahliyesi gereken mahpusların infazını, objektif hiçbir kritere başvurmadan, kendi gözlemlerine dayanarak ve keyfiyetle, adeta bir mahkeme gibi hüküm kurarak ertelediğini ifaden eden Karaca kendisine başvuran mahpuslar ve yakınlarının, kurulun tamamen siyasi saikle yaklaştığını ve ‘pişmanlık’ dayatmasında bulunduğunu aktardığını ifade etti. İnsan Hakları Derneği (İHD) verilerine atıf yapan Karaca, 2021 ile 2023 yılları arasında toplamda 384 mahpusun tahliyesi kurul kararlarıyla ertelendiğini hatırlatarak “Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı, uluslararası insan hakları sözleşmeleri ve Anayasa’yla garanti altına alınmış en temel insan haklarından biridir. Bu hakkın kısıtlanması, yalnızca kanunların emrettiği ölçüde yargı makamlarına aittir. Biçimi itibarıyla dahi temel insan haklarını ihlal eden bu kurulların kullandığı yetki, bizzat devlet eliyle kişilerin esir tutulması sonucunu doğurmaktadır.” Değerlendirmesinde bulundu.
EMEP Milletvekili Karaca, Bakan Tunç’tan şu soruların yanıtını istedi:
- Disiplin suçu işlemediği Tatvan İnfaz Hakimliği kararıyla sabit olan Lokman Yalçın neden koşullu salıverilme hakkından mahrum bırakılmaktadır?
- Ocak 2021-Eylül 2024 tarihleri arasında tahliyesi idare ve gözlem kurulu kararıyla ertelenen kaç mahpus bulunmaktadır? Bu kişiler hangi suçlardan hüküm giymişlerdir?
- Soyut, muğlak, öznel ve siyasi değerlendirmeler neticesinde keyfi bir şekilde tahliyenin engellenmesine sebep olan bu kurulların varlığı, uluslararası insan hakları sözleşmelerine uymakta mıdır? Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkını engelleyen bu kurulların kaldırılması için bir girişiminiz olacak mıdır?
News
