GÜNEYİN SESİ – Çocukluğunu Şanlıurfa Suruç ilçesinin İncirli köyünde geçiren, dönemin baskıları ve koşullarından okula gidemediği için okuma yazma öğrenemeyen Adalet Aycan şimdi ise kitap yazarı.
Hiç okula gidemeyen Adalet Aycan(40) köyden ilçe merkezine taşındıktan sonra belediyenin okuma-yazma kurslarından faydalanarak okumayı ve yazmayı öğrendiğini belirtirken, aynı zamanda her fırsatta kitap okuyarak kendini geliştirdiğini ve ilkokulu dışarıdan bitirdiğini ifade etti.
Gaziantep’te yaşayan hemşehrisi şair-yazar İbrahim Halil Aycan’la(54) evlendikten sonra da okuma ve yazma isteğini daha da ilerletti, geliştirdi. İlk kitabının gördüğü ilgiden son derece memnun olduğunu belirten Adalet Aycan, okur-yazarlıktan yazarlığa uzanan serüvenini şöyle anlattı: ”Köyümüzde okul yoktu ama okula hep çok meraklıydım. Köyden çıkıp şehre yerleştiğimizde ise okul yaşım geçmişti. Ama belediyelerin hizmetinden faydalandım ve merakım sürekli kendimi geliştirmeme yardımcı oldu. Elime ne geçse okuyordum ve gazetelerde günlük yazılar yazacak kadar kendimi geliştirdim. Evlendiğim adam da yazar olunca merakım kitap yazmaya kadar ilerledi ve bunu onunla paylaşınca bana teknik anlamda destek oldu ve editörlüğümü de kendisi yaptı. Diğer bir şansım da eşimin yazar olmasıydı.”
Okul yüzü göremeyen iki çocuk annesi Adalet Aycan, zamanla çeşitli yerel gazetelerde yayınlanan yazılarını, “Zulalanmış Acılar” isimli kitabında topladı.
Okula gidemeyen, içinde kalan okuma-yazma merakındaki serüvenini kitap yazmaya kadar taşıyan eşinden desteğini esirgemeyen Halil İbrahim Aycan, eşinin okumaya merakının hep diri olduğunu belirterek sözlerine şu şekilde devam etti:” Adalet, bana kitap yazmaya olan ilgi ve merakını anlattığında ben de onun için üstüme düşeni yapmaya hazırlandım. İçi cevher dolu bir kadındır. Başından beridir kitaplara meraklıydı.”
Aycan son olarak kadınların sıfırdan başlayıp güçlenebileceğini, kendilerine alan açabileceklerini belirtmenin yanında sözlerini şu şekilde devam ettirdi:” Biz kadınlar ailede, toplumda erkeklerden daha çok sorumluluk sahibiyiz. Bize yüklenen misyondan, toplumsal baskılarla getirilen sınırlardan kendimizi var edemiyoruz ama ben bu duvarları eşimin desteğiyle yıktığımı düşünüyorum. Okula gidememekle toplumda kendime yer açmam zor idi fakat hedefim için çabalayarak ve bunu bir kitap yazmakla taçlandırarak başardım. Tüm kadın arkadaşlarımın da istedikleri yaşam için mücadele etmelerini ve en önemlisi kendilerine inanmalarını tavsiye ediyorum.”
Haber : Jiyan Cin
News
